Bugün Ela’yla tren bekliyorduk. Hava sıcak, montumj bebek arabasına asmışım.
Annee kar yağıyor dedi.
Baktım ki, bizim buraların dev kuzey ağaçlarından pamuk pamuk polenler saçılıyor rüzgar estikçe.
Oturdum yere, başladım anlatmaya. Ağaçların nasıl bebeği olur diyw sordum. KUCAKLARINDAAA desi gülerek. Hay eşşek kuzum benim 🥰.
Tüm döngüyü bitirdiğimde heyecanla başladı; büyük ağaçlara bakıp en tok ve gür sesiyle “BÜĞĞĞYÜĞĞĞK” demeye. Küçüklere de ennn ince sesiyle kiçik demeye 🙂
10 dakika tren bekleyecektik.
Ela bana kar yağıyorr dediğinde susup telefona bakmaya geçebilirdim. Muhtemelen o da ya ilgimi çekmek için mızıldanıp aksileşirdi ya da benden umudu kesip başka bi yere bakmaya dalabilirdi. Ama öyle olmadı.
Güzel bir sohbet ve keyifle geçirdik zamanımızı. İkimizin arasında sıcacık bir anı olarak yerini aldı. Şimdi artık ne zaman uçan bir polen görsem kızımın sesi kulağımda. 💕
Sizin hayatınızda böyle kavanoza koyup saklamak istediğin güzel anlar, beş on dakikaya sığan kocaman sevgi çemberleri var mı? O anıları daha çok yaşamak ve biriktirmek için çabanız var mı?