Bebek geldi, işler değişti! – Yaşasın hafifleyen lohusalık

Aylar önce, aç kalmaktan dertli, devamlı kusan bir hamileydim. Depresyonun göbeğindeydim ve çok daha karanlık bir yüzümle buradaydım.

Aradan geçen ayların sonunda şu anda bir gece yarısı, göğsümde slingde uyuyan bir bebe, kafam uykusuzluktan güzel olmuş halde karşınızdayım. Ve mutluyum =)

Hiç ummayacağım kadar, ferah, hafif, efil efil bir mutluluk hali hakim. Bunun bir sebebi de aslında en kanlı lohusalık ve emzirme günlerini atlatmış, 34. güne varabilmiş olmamdır. Başka bir yazıda emzirmek bana neler etti, onu da bu yazıda anlattım… 

Buradaki yazıyı yazarken ne kadar içim kara, umutsuzmuşum. Oysa şimdi, sadece 8-9 ay sonra, bambaşka bir noktadayım. Gece gece blogu ele alayım diye açınca okudum. Neredeeen nereye gelmişim, kim bilir birkaç ay sonra nereye varmış olurum. Belki de sırf bu yüzden, yazmaya ara vermemek, kayda geçirmeye devam etmek lazım.

Kimler okur, kime faydam dokunur bilmiyorum ama kendime faydam dokunsun diye, yeniden yazmaya başlıyorum! Böyle geri dönüp bakmak, elimdekinin değerini hatırlatıyor. Çok çok  kıymetli günlerden, gecelerden sonra nerelere vardığımı görmemi sağlıyor.

Yazmanın, tarihe not düşmenin güzelliği işte.

Haydi başlayayım!

 

Yorum bırakın